"Doğal taştaki çeşitliliğimiz bize ihracat avantajı sağlıyor"
Türkiye Madenciler Derneği (TMD) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Emiroğlu, 12 Ocak 2022 tarihinde A Para’da yayınlanan İş’in Sırrı programına katılarak Türkiye’nin 2021 yılı mermer ihracat verileri ile önümüzdeki döneme ilişkin maden ihracat hedeflerini değerlendirdi. 2021 yılında doğal taşlarda yüzde 39’luk bir ihracat artışı gerçekleştiğini belirten Emiroğlu, “Doğal taşta yüzlerce farklı renk ve desen çeşitliliğine sahip olmamız bize uluslararası piyasalarda çok büyük avantajlar sağlıyor” dedi.
2021 yılında hem mermer hem de genel anlamda maden sektörünün Cumhuriyet tarihinin ihracat rekorunu kırdığını belirten TMD Başkanı Ali Emiroğlu, “Bir önceki yıla göre yüzde 36’lık artışla 2021 yılında 6 milyar dolara yakın bir maden ihracatı gerçekleştirdik. 2020 yılında maden ihracatımız pandeminin de etkisiyle 4 milyar 282 milyon dolar olarak gerçekleşmişti. 2021 yılında emtia fiyatlarının yükselmesi, uluslararası taşımacılık sistemindeki problemler ve ülkemizin jeostratejik konumunun bize sağladığı avantajlar bizim ihracatta önümüzü açtı. Bu sayede sektör olarak atılım gerçekleştirerek yılı 6 milyar dolarlık ihracatla kapatmış olduk” dedi.
Türkiye’nin ciddi bir maden potansiyeline sahip olduğuna dikkat çeken Emiroğlu, “Dünyada bilinen 90 çeşit maden ve minarelin 80’ni ülkemizde mevcut. Ayrıca Alp kuşağında yer almamız nedeniyle ülkemiz 650 farklı renk ve desende doğal taşa sahip. Bu da bize ihracatta çok öneli avantajlar sağlıyor” şeklinde konuştu.
“İhracata yönelmemizle birlikte yeni ülkeler portföyümüze ekleniyor”
2021 yılındaki ihracat rakamlarına bakıldığında yüzde 32’lik artışın endüstriyel hammaddelerden kaynaklandığını anlatan Emiroğlu, şöyle devam etti:
“Metalik madenlerde yüzde 34’lük, doğal taşlarda ise yüzde 39’luk bir ihracat artışı gerçekleşti. İç pazarın daralmasıyla birlikte madencilik sektörü ihracata yöneldi. Doğal taşta yüzlerce farklı renk ve desen çeşitliliğine sahip olmamız bize uluslararası piyasalarda çok büyük avantajlar sağlıyor. Dünyada doğal taşta iki temel pazar var. Biri blok pazarı, diğeri de işlenmiş mermer pazarı. Günümüzde Çin ve Hindistan blok pazarında önde gelen iki ülke. Bu iki ülkeye işlenmiş mermer satmamız mümkün değil. Öte yandan ABD, Kanada ve Avustralya gibi ülkelere de blok mermer satmamız mümkün değil. Dünyadaki bütün mermer üretici ülkeler bu ayrışma doğrultusunda ihracatlarını gerçekleştiriyor. Burada Çin dünyadaki mermer ve genel anlamda da madencilik sektörünün belirleyici ülkesi konumunda. Biz blok mermerin yüzde 70’ine yakın bölümünü Çin’e veriyoruz. İşlenmiş doğal taşta hedef pazarların en büyük ise ABD. ABD dışında Avrupa ve Orta Doğu ülkeleri başta olmak üzere 100’ün üzerinde ülke var hedef pazarlarımız arasında. İhracata yönelmemizle birlikte her geçen gün yeni ülkeler portföyümüze ekleniyor.”
“Ekonomi ve istihdama katkılarımızı arttıracağız”
Madencilik sektörünün önümüzdeki dönemde üretim ve ihracatını arttıracağını söyleyen Emiroğlu, “Yaptığımız ihracatın ülkemiz için ne kadar önemli olduğunun farkındayız. Madencilik sektörü olarak bizim ithal girdimiz son derece az ve kendi öz kaynaklarımızla üretim yapıyoruz. Bu nedenle yaptığımız ihracat ile ülkemize kazandırdığımız döviz çok daha değerli. Aslında bizim 2023 yılında 15 milyar dolarlık ihracat hedefimiz vardı. Ancak çeşitli nedenlerle bu hedefin uzağında kalmış gibi görünüyoruz. Yine de geçen yıl gerçekleştirdiğimiz 6 milyar dolarlık ihracatı 2022 yılında yüzde 30 arttırmayı hedefliyoruz. Ayrıca altın üretimimizi de arttırmayı hedefliyoruz. Bunu yapacak potansiyele sahibiz. Sektör olarak Türkiye ekonomisine toplam 40 milyar dolar, istihdama da 2 milyon kişi civarında bir katkımız var. Bu katkıları arttırarak sürdürmeye devam edeceğiz. Ülkemizin çok ciddi bir potansiyeli var, önümüz açıldıkça çok daha iyi noktalara ulaşabiliriz” diye devam etti.
Programı izlemek için tıklayın: